Çin-Fas İlişkileri

Paylaş

Çin, son yirmi yılda, ticaret ve yatırım bakımından Kuzey Afrika’daki varlığını önemli ölçüde arttırmıştır. Pekin yönetiminin Kuzey Afrika’da ilişkilerini geliştirdiği ülkelerden biri de jeostratejik konum bakımından mühim bir noktada bulunan Fas’tır. Bu anlamda Çin-Fas ilişkilerini en iyi betimleyecek kelime pragmatizm olabilir. Zira iki taraf da birbirlerinin önemlerinin farkındadır. Bu yüzden taraflar, ikili münasebetleri karşılıklı fayda ekseninde geliştirmeye çalışmaktadır. Çin, Fas’ın Batı’ya yakın bir devlet olduğunu bilse de jeopolitik konumundan dolayı Fas’la iyi ilişkiler kurma niyetini sürdürmektedir. Fas’ın Körfez’deki Arap ülkeleriyle olan bağları, Afrika Birliği’ne üyeliği ve Sahra Altı Afrika’yla olan diplomatik ilişkileri Çin tarafından olumlu karşılanmakta ve Fas’ın cazibesini artırmaktadır.

Çin-Fas ilişkileri genel olarak istikrarlı bir şekilde devam etmiştir. Bu kapsamda iki ülke arasında çok sayıda üst düzey resmi ziyaret gerçekleşmiştir. Bu münasebetlerde tarafların birbirlerinin iç meselelerine karışmama hassasiyetiyle hareket ettikleri görülmüştür. Bu doğrultuda Çin, Fas’ın siyasi istikrarını desteklemektedir. Örneğin Pekin yönetimi, 2011 senesindeki ayaklanma esnasında Rabat yönetimini destekleyen açıklamalarda bulunmuştur.[1]

Söz konusu durumun yansıması olarak Fas, bölgede Kuşak-Yol Projesi bağlamında Çin’le mutabakat anlaşması imzalayan ilk devlet olmuştur. Bunun Fas’ın ekonomisine ciddi bir katkı sağladığı ifade edilebilir. Çünkü birçok Çinli şirket, Fas’a yatırım yapmaya başlamıştır. Ayrıca Fas’ın coğrafi konumundan ötürü bir köprü görevi üstlenmesi de bölgedeki Çinli şirketlerin sayısının her geçen gün daha da artmasına vesile olmaktadır.

Bilindiği üzere Fas Kralı VI. Muhammed, ülkesinin dış politikasını yeniden oluşturmaya çalışmaktadır. Bu çerçevede Fas, Batı’ya yakın konumlansa da Doğu’dan ticari yatırımlar çekmeye de çalışmaktadır. Buna bağlı olarak Fas, Çin’den yatırımlar almaya başlamış ve 2011-2015 yılları arasında ülkedeki Çin yatırımları önemli artış göstermiştir.

Çin’in 2014 yılında Noor Güneş Enerjisi Santrali Projesi’ne yaptığı yatırımla beraber toplam yatırımları, 4 yılda %195 artmıştır.[2] 2016 yılında ise Çin Devlet Başkanı Şi Jinping ile Kral Muhammed, iki ülke arasında stratejik bir ortaklık kurulduğunu duyurmuştur. Ayrıca liderler tarafından çeşitli sektörlerde işbirliği yapılmasını içeren birçok anlaşma da imzalanmıştır.[3] Nitekim 2016 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi 4 milyar dolarken; 2018 yılında 5,3 milyar dolara ulaşmıştır.[4] Ancak bu ticaret hacminin büyük kısmı Çin’in Fas’a yönelik ihracatından oluşmaktadır. Fas’ın toplam ithalatında Çin’in payı, 2014 senesinde %7,5 iken; 2019 yılında %10,4 olmuştur. Yine aynı dönemde Fas’ın Çin’e olan ihracatı düşük bir düzeyde kalmıştır. Bu noktada Avrupa Birliği (AB), Fas’ın ithalatının yarısından çoğunu ve ihracatının da yaklaşık üçte ikisini karşılamakta ve Fas’ın başlıca ticaret ortağı olmaya devam etmektedir.[5]

Uluslararası medyada çıkan haberlere göre, 2000 yılından 2012 senesine kadar Fas’taki projelere 30’dan fazla Çinli firma katılmıştır.[6] Mevzubahis projeler, genel olarak 2011 yılında bir otoyolun yapımı için Çin Exim Bankası’yla 248 milyon dolarlık mutabakat anlaşması imzalanmasını, Fas’ın çeşitli bölgelerinde yapılacak olan hastane projelerini ve başkent Rabat’ta gerçekleştirilecek 8 inşaat projesi için 150 milyon yuanlık kredi anlaşmasını kapsamaktadır.[7] 2016 yılında Fas, uluslararası havacılık şirketi olan Haite Group, Morocco-China International ve BMCE Bank of Africa da dahil olmak üzere kalkınma kuruluşları ve Çinli şirketlerin yardımıyla kuzeyde yeni bir ekonomik merkez kurulması için 10 milyar dolarlık bir anlaşma imzalandığını da duyurmuştur.[8]

Çin-Fas ilişkilerinin ilerlemesiyle birlikte Fas’ta üç tane Konfüçyus Enstitüsü kurulmuştur. Bunlardan ilki, 2008 senesinde V. Muhammed Üniversitesi’nde; ikincisi, 2012 yılında II. Hasan Üniversitesi’nde ve diğeri de 2016 yılında Abdelmalek Essaadi Üniversitesi’nde açılmıştır.[9] Yine 2016 senesinde Fas, Çin vatandaşlarına uygulanan vizeyi kaldırma kararı almış[10] ve böylece Çin’den gelen turist sayısı iki yıl içinde altı kat yükselmiştir.[11] Tüm bunlara ek olarak Fas, Covid-19 salgınına karşı yürütülen aşı çalışmalarında da Çin yapımı Sinopharm aşısının 3. aşama denemelerine katılmış ve bu çalışmaların başarılı olmasından sonra da aşıyı satın alarak kullanmaya başlamıştır.[12]

Fas için büyük ehemmiyet arz eden bir husus olan Batı Sahra Meselesi’nde ise Çin tarafsız kalmaktadır. Bu bağlamda Çin ne Polisario Cephesi’nin ne de Fas’ın söz konusu toprak üzerindeki egemenliğini tanımaktadır. Nitekim Çin’in de desteklediği Birleşmiş Milletler (BM) kararlarına göre Batı Sahra Sorunu, uzlaşmaya dayalı pragmatik, gerçekçi ve kalıcı bir siyasi çözüme kavuşturulmalıdır. Çin, Polisario Cephesi’nin bağımsızlık hareketini destekleyen Cezayir’le iyi ilişkilerinin bulunmasından ve bunu bozmamak istememesinden dolayı Batı Sahra Sorunu’na karşı ilgisiz ve tarafsız yaklaşmaktadır.

Tahmin edileceği üzere Çin, Kuşak-Yol Projesi’ni hayata geçirebilmek adına Mağrib ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmeye çalışmakta ve bu bağlamda iki komşu ülke olan Cezayir ve Fas’ın ikili ilişkilerini düzeltmek için arabuluculuk yapmak istemektedir. Çünkü Cezayir ile Fas arasındaki sorunlar, Çin’in bölgedeki ekonomik ve jeopolitik çıkarlarını tehdit edebilir. Zira Kuşak-Yol Projesi’nin Kuzey Afrika ve Akdeniz kısmının düzgün şekilde hayata geçirilmesi ve işlerlik kazanması adına Çin, bu iki ülkeyi bir orta noktada buluşturmak gerektiğine inanmaktadır.

Çin’le ekonomik ilişkilerin gelişmesi, Fas’ın dışarıdan yatırım çekme konusundaki küresel vizyonunun bir yönünü oluşturmaktadır. Zira stratejik ortaklık kurmak, ekonominin çeşitlenmesini sağlamak, ülkeye yapılan yatırımları artırmak ve ticaret yapmak amacıyla azami sayıda ülkenin Fas’a yönelmesini sağlamak Rabat yönetiminin temel önceliklerini oluşturmaktadır. Ancak bu durum, Fas’ın AB ve Amerika Birleşik Devletleri’yle (ABD) olan bağlarını gevşettiği anlamına gelmemektedir. Çünkü Fas, Batı’yla beraber hareket etmeyi de sürdürmektedir. Bu konuya ilişkin Kral VI. Muhammed, “Fas, kararlarında ve seçimlerinde özgürdür ve herhangi bir ülkenin münhasır koruma alanı değildir. Ortaklarına verdiği taahhütleri yerine getirmeye devam edecektir.” demiştir.[13] Bununla birlikte Rabat yönetimi, ülke ekonomisinin geliştirilmesi, yatırımların çeşitlendirilmesi ve ticaret hacminin yükseltilmesi için oluşturduğu vizyon kapsamında ilerleme sağlamak istemektedir. Bu sebeple Çin’le olan ekonomik ilişkileri geliştirmek adına stratejik adımlar atmaktadır.

Rabat yönetimi, ülkeye yatırımlar çekmek ve jeopolitik anlamda etkisini Kuşak-Yol Projesi aracılığıyla artırmak için Çin’le; Pekin yönetimi ise Kuzey Afrika ile Akdeniz’deki kazanımlarını artırarak bölgede nüfuz elde etmek ve söz konusu bölgede Kuşak-Yol Projesi’nin gerektirdiği yatırımların uygulanması için Fas ve Cezayir’le ilişkilerini geliştirmeye çalışmaktadır.

Salgın koşulları nedeniyle Çin-Fas ilişkilerindeki ticaret hacminin azaldığını söylemek mümkün olsa da taraflar arasındaki pragmatik ilişki, salgın koşullarında yaşanacak normalleşmenin Pekin-Rabat hattına da yansıyacağını göstermektedir. Bu durumu, Fas’ın hem Sinopharm aşısının 3. faz denemelerine katılmasından hem de bu aşıları satın almasından anlayabiliriz. Bu nedenle de Pekin-Rabat hattındaki yakın ilişkilerin gelişmeye devam edeceği öngörülebilir.

[1] Yahia Zoubir, “Expanding Sino–Maghreb Relations”, Chatham House, Middle East and North Africa Programme, Şubat 2020, s. 12.

[2] Jeremy Luedi, “Under the Radar: What’s behind China’s Love Affair with Morocco?”, Global Risk Insights, https://globalriskinsights.com/2017/03/chinas-love-affair-with-morocco/, (Erişim Tarihi: 20.03.2021).

[3]  “La Chine et le Maroc établissent un partenariat stratégique”, Xinhua, http://french.xinhuanet.com/2016-05/11/c_135351719.htm, (Erişim Tarihi: 22.03.2021).

[4] Zoubir, a.g.m., s. 12.

[5] “Annual Report”, Office des Changes, https://www.oc.gov.ma/sites/default/files/2019-07/Rapport%20BC_2018.pdf, (Erişim Tarihi: 25.03.2021).

[6] Austin Strange vd., “China’s Development Finance to Africa: A Media-Based Approach to Data Collection”, Center for Global Development, Working Paper 323, Nisan 2013.

[7] Aynı yer.

[8] Ahmed Eljechtimi, “Morocco Hopes to Attract $10 Billion in Investment to New Tech City”, Reuters, https://www.reuters.com/article/us-morocco-china-idUSKCN1TW3UF, (Erişim Tarihi: 28.03.2021).

[9] “Presentation de l’institut”, Institut Confucius, https://www.icuae.ma/presentation-de-linstitut/, (Erişim Tarihi: 28.03.2021).

[10] “Morocco, China Strengthen Business Ties During King Mohammed VI’s Historic Visit to Beijing”, Globe News Wire, https://www.globenewswire.com/news-release/2016/05/13/1306626/0/en/Morocco-China-Strengthen-Business-
Ties-During-King-Mohammed-VI-s-Historic-Visit-to-Beijing.html, (Erişim Tarihi: 30.03.2021).

[11] “Les relations économiques Maroc-Chine vues par McKinsey”, Le Boursier, https://www.leboursier.ma/Actus/4765/2019/05/27/Analyse.-Les-relations-economiques-Maroc-Chine-vues-par-McKinsey.html, (Erişim Tarihi: 30.03.2021).

[12] “Morocco Starts Coronavirus Vaccination Campaign”, Reuters, https://www.reuters.com/article/us-health-coronavirus-morocco-idUSKBN29X2JY, (Erişim Tarihi: 30.03.2021).

[13] “Full Text of HM the King’s Speech to Morocco-GCC Summit in Riyadh”, Map News, https://www.mapnews.ma/en/activites-royales/full-text-hm-kings-speech-morocco-gcc-summit-riyadh, (Erişim Tarihi: 01.04.2021).

Göktuğ ÇALIŞKAN
Göktuğ ÇALIŞKAN
Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde lisans eğitimi alan Göktuğ ÇALIŞKAN, aynı süreçte çift anadal programı kapsamında üniversitenin Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde yer alan Uluslararası İlişkiler bölümünde de eğitim görmüştür. 2017 yılında lisans mezuniyetini tamamladıktan sonra Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde yüksek lisans programına başlayan Çalışkan, bu programı 2020 yılında "Hindistan Şiiliği ve İran’ın Hindistan Politikasının Yumuşak Güç Çerçevesinde Değerlendirmesi: Kontrüktivist Bir Bakış" adlı teziyle başarı ile tamamlamıştır. 2018 yılında ise çift ana dal programı kapsamında eğitim gördüğü Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun olmuştur. Millî Eğitim Bakanlığı Yurtdışı Seçme ve Yerleştirme (YLSY) programı kapsamında Fransa’da dil eğitimi alan Göktuğ Çalışkan, ardından Fas’ta bulunan Uluslararası Rabat Üniversitesinde 2. yüksek lisansını "La Présence Chinoise En Afrique Et L’évaluation De La Politique Africaine De La Chine Dans Le Contexte Du Projet « La Ceinture Et La Route » : Les Cas du Kenya et de l’Ouganda" (Çin'in Afrika'daki Varlığı ve Çin'in Afrika Politikasının Kuşak ve Yol Projesi Bağlamında Değerlendirilmesi: Kenya ve Uganda Örnekleri) teziyle 2022 yılında tamamlamıştır. Aynı zamanda Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi son sınıf öğrencisi olan Çalışkan, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünde de doktorasına devam etmektedir. Çalışkan, ayrıca YLSY kapsamında Fas’ta yine Uluslararası Rabat Üniversitesi’nde doktoraya başlamıştır. Ankasam Uluslararası İlişkiler uzmanı olarak çeşitli konularda röportajları ve analizleri bulunan Çalışkan, kitap bölümleri, makaleler ve kitap incelemelerine de devam etmektedir. Çalışkan, iyi derecede İngilizce ve Fransızca bilmekte olup, Çin-Afrika İlişkileri, Sahel, Sahel’de Din ve Güvenlik, İran, Şiilik, Hindistan, Gıda Güvenliği, Afrika'da İklim, İsyanlar ve Terörizm, Afrika Jeopolitiği, Kuşak ve Yol Projesi, Orta Asya üzerine akademik çalışmalarını sürdürmektedir.

Benzer İçerikler